Bakan Yılmaz: 14 Bin Öğretmenin Disiplin Soruşturmasını Tamamladık
Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Bakanlık merkez teşkilatında görev yapan personel ile iftar yemeğinde bir araya geldi.
Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, düzenlenen iftar yemeğinde yaptığı konuşmada, tüm eğitim camiasının Ramazan ayını ve gelecek Ramazan Bayramını kutladığını ifade ederek, “Ramazan ayında yardımlaşma ve kardeşlik artar, başka hiçbir ayda görülmeyen cömertlikler bu ayda ortaya çıkar. İşte bütün bunlar kardeşliğimizin, birlik ve beraberliğimizi pekiştirirken oruç böylece amacına ulaşmış olur.” dedi.
Sezai Karakoç’un ‘Ey oruç, diriltici rüzgâr, İslam baharı” dizesini aktaran Bakan Yılmaz, “Bu diriltici rüzgâr, bereket getirsin ülkemize gönül coğrafyamıza birlik ve beraberliğin güçlenmesi, kardeşliğimizi daim kılsın. Ömrümüzün her gününü Ramazan, akıbetimiz bayram olsun.” ifadelerini kullandı.
Ülkenin güçlü olmasını beşeri sermayenin güçlü olmasına bağıl olduğunu vurgulayan Bakan Yılmaz, “Beşeri sermaye de ancak eğitimle güçlü hale gelebilir. Eğitim kalitesi ne kadar yüksekse ülkemiz de o kadar güçlüdür. Öğrencilerimize 21. yüzyılın gerektirdiği bilgi, beceri ve değerleri kazandırmak istiyoruz. Bu alanda önemli mesafeler katettik. Ancak daha yapılacak daha çok şey var. Türkiye, milli gelirinin yüzde 5.8’ini eğitime ayırmaktadır. OECD ortalaması 5.2’dir. Dolayısıyla OECD ülkelerinden çok daha iyi bir durumda eğitime kaynak ayırmaktayız. Bugün 18 milyona yakın öğrencimiz var. 7 milyonun üstünde de üniversiteye giden öğrencimiz olmak üzere toplam 25 milyon öğrencimiz bulunuyor. İşte Türkiye’nin geleceğini bu öğrenciler şekillendirecek. Bu öğrencilerimize daha kaliteli bir eğitimi sunulması, eğitim ortam ve süreçlerinin iyileştirilmesi bizim vazifemizdir. Eğitim sürecine verdiğimiz hizmetin kalitesinin ölçülmesi, sonuçların değerlendirilmesi de bizim vazifemizdir.” diye konuştu.
“Eğitimde çok önemli reformları hayata geçirdik”
Eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak gerektiğini dile getiren Bakan Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Eğitim ve öğretimin öğrenciye kazandırmak istediği temel değer ve ilkelerle bilgi, beceri, tutum ve davranışları çağın ihtiyaçları doğrultusunda güncellemek yine bizim vazifemizdir. Öğrencilerimizin hem bilgi hem de teknolojiyi üretir hale getirmek gerekir. Bu doğrultu da çok mesafe katettik. İnşallah önümüzdeki dönemde yılmadan yorulmadan çalışıp milletimizin bizden beklentilerini karşılayacağız.”
Millî Eğitim’de çok önemli reformları hayata geçirdiklerini dile getiren Bakan Yılmaz, Türkiye’nin zor bir dönemden geçmesine rağmen bu dönemi yüz akıyla geçtiklerini söyledi. Önemli yenilikleri son bir yılda eğitime kazandırdıklarını belirten Bakan Yılmaz, “Bir yıl içinde 20 binden fazla derslik yaptık. Sözleşmeli öğretmen uygulamasını başlattık. 20 bin öğretmen atamasını gerçekleştirdik. 20 bin öğretmenin de mülakatını tamamladık. Çıraklık eğitimi zorunlu eğitim kapsamına aldık. Proje okullarının eğitim kadrosunu mevzuata uygun hale getirdik. Müfredatı 1,5 ve 9’uncu sınıflar için yeniledik. Okul öncesi eğitimi yaygınlaştırdık, bu sayede geçen yıla oranla 100 bin öğlenci artışı sağlandı.” dedi.
Türkiye Maarif Vakfı’nı kurduklarını anımsatan Bakan Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti: “Yirminin üzerindeki ülkede Maarif Vakfı çalışmalarına başladı. Uzun bir çalışma sürecinin sonunda hazırlanmış olan Öğretmen Strateji Belgesi yayınlandı.”
15 Temmuz darbe girişimine de değinen Bakan Yılmaz, “Cumhuriyet tarihinde böyle bir dönem hiç yaşanmamıştır. Bu darbenin gereği ve sonucu olarak da yaklaşık 33 bin öğretmenin ilişiği kesildi. Yine daha önce hukuka aykırı olarak eylemlere katılan 14 bin civarında öğretmenin de disiplin soruşturmasını tamamladık. Yaptığımız bütün bu işlemlerde hak kavramına çok dikkat ettik. Hakkı esas alarak bu işlemleri hayata geçirdik. Zira biz biliyoruz ki haktan uzaklaşan en büyük zararı kendisine vermiştir.” ifadelerini kullandı.
Mehmet Akif Ersoy’un ´´Halikın namütenahi adı var en başı Hakk; Ne büyük şey kul için Hakk´ı tutup kaldırmak” dizelerini okuyan Bakan Yılmaz, “Bundan sonra bu esas çerçevesinde çalışmaya devam edeceğiz. Hak temelli bir eğitim anlayışını yerleştirirsek çoğu şeyi de çözmüş olacağız. Önümüzdeki dönemde de inşallah bunu da gerçekleştireceğiz.” dedi.
Abdurrahim Karakoç’un “İncitme” şiirini okuyan Bakan Yılmaz, konuşmasını şöyle tamamladı: “İnşallah vereceğimiz eğitimle birlikte evlatlarımız hem kendisiyle hem de çevresiyle barışık olduğunda işte o zaman ne toprak incinir, ne kaynak incinir, ne yaprak incinir, ne de bayrak incinir.
Duamız şudur ki, Ya Rab, bu ramazan hürmetine camilerimde ezanı, minarelerimizde mahyayı, ömrümüzde Ramazanı, gönül coğrafyamızda Müslümanı, gökyüzünde bayrağımızı, toprağımızda rahmeti, soframızda bereketi, gönlümüzde sevgiyi eksik etme. Her işimiz hak, yolumuz bahtımız ufkumuz açık olsun.”
İftar programına Bakanlık üst düzey bürokratları ile her kademeden personel ve aileleri katıldı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.