Bakan Çubukçu'dan Kılıçdaroğlu'na sert eleştiri

Bakan Çubukçu'dan Kılıçdaroğlu'na sert eleştiri

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, "4 milyon kadınımız okuma yazma bilmiyor" diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi. Eğitimin uzun yıllar ihmal edilmiş bir alan olduğunun altını çizen Çubukçu, "Bugün atılan bu adımlar, yürüttüğümüz bu kam

Okuma yazma kampanyalarında elde edilen başarılardan bahseden Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, "Bugün elde edilen sonuçlar neden daha önce elde edilmedi? Bunun üzerinde düşünülmesi gerekir. Yani bu çok uzun yıllar öncesinin sorunu" dedi.
"Ana Kız Okuldayız" kampanyasının ikinci değerlendirme toplantısı Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan ve İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun katılımıyla Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde gerçekleştirildi.

Toplantıda konuşan Bakan Çubukçu, tüm zamanların en büyük okuma yazma kampanyasını gerçekleştirdiklerini söyledi. Çubukçu, Emine Erdoğan'ın himayesinde 2008 yılında başlatılan kampanyanın 969 halk eğitim merkezinde gerçekleştirildiğini söyledi. Kadının eğitimi ile anne çocuk sağlığı arasında doğrudan bir ilişki olduğuna değinen Bakan Çubukçu, "Kadınların eğitim düzeyi arttıkça hem kendilerinin hem de dünyaya getirdikleri çocuklarının şartları daha da güzelleşecektir. 0-18 yaş grubunun anne ve babasına bu eğitimi vererek okuma yazma oranını artırmaya çalıştık. Önemli başarılar gösterdik" diye konuştu.

Bakan Çubukçu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, parti kurultayında yaptığı konuşmada söylediği, "4 milyon okuma yazma bilmeyen var" sözlerine de karşılık verdi. Yıllara göre okuma yazma bilmeyenlerin sayısını veren Çubukçu, okuma yazma bilmeyenlerin sayısına ilişkin çok sayıda değerlendirme yapıldığını söyledi.


Çubukçu, "Bu değerlendirme çoğu zamanda haksız bir muhalefet anlayışıyla karşımıza çıkıyor. Dün CHP Genel Başkanı kendi kurultaylarında 4 milyon kadının okumaz, yazmaz olduğunu söyledi. Biz bunun çok önemli bir sorun olduğunu biliyoruz. Ben şimdi sizlerle verileri paylaşacağım. Bu verileri verdiğimde bu okuma yazma bilmeyenlerin sayısının hangi dönemlerden geldiğini anlayacağız. Biz kız çocukları ve kadınların eğitimini hükümet olarak en öncelikli sorun olarak kabul ettik. 'Haydi Kızlar Okula' kampanyasını da ele alırsak okumaz yazmaz probleminin diğer problemlere göre daha az bir problem olduğunu görebiliriz. 55-59 yaş aralığında 359 bin, 60-64 yaş aralığında 743 bin, 65 yaş üstünde 1 milyon 811 bin kişi okuma yazma bilmiyor. Yani 2 milyona yakın kadın okuma yazma bilmiyor. Takdir edersiniz ki bu yaş grubundaki insanlar sağlık sorunları, okuma yazma becerilerinin geride bırakılması gibi nedenlerle kurslara özen gösteremiyor" şeklinde konuştu.

Eğitimin uzun yıllar ihmal edilmiş bir alan olduğunun altını çizen Nimet Çubukçu, bu konuda çabalarından asla vazgeçemeyeceklerini, her bir bireye ulaşacaklarını vurguladı. Bakan Çubukçu, "Ancak bugün ilköğretimde kız ve erkek çocukları arasındaki okullaşma oranındaki fark yüzde 0.8'dir. Yani bugün artık okumaz yazmaz bir kadın nüfusu geriden gelmiyor. Tabii ki daha önceki yıllarda bu tür kampanyalar yapıldı ama bugün elde edilen sonuçlar neden daha önce elde edilmedi? Bunun üzerinde düşünülmesi gerekir. Yani çok uzun yıllar öncesinin sorunu" dedi.

Emine Erdoğan ise duygusal bir konuşma yaptı. 2 yıl gibi kısa bir sürede Türkiye genelinde 468 bin 796 vatandaşın okur-yazar hale geldiğini anlatan Erdoğan, "Okuma yazma öğrenen kardeşlerimizden yaklaşık 170 bininin ikinci kademe kurslara devam ettiğini, açık ilköğretim okullarına kayıt yaptırdıklarını, yeni bir takım haklar elde ettiklerini büyük bir mutlulukla öğrendim. Küçük fakat samimi bir adımın bu kadar büyük ve etkileyici bir sonuca vesile olduğunu görmekten kendi adıma da büyük bir gurur duyuyorum. Bir şey değişir, tüm dünya değişir. Bir harf, bir kelime, bir cümle bütün bir karanlığa son verebilir. Çocuklarını kursa, okuma yazma öğrenmeye göndermeyen aileler bir dizi gerekçe ve bahane ortaya koyuyorlardı. Şu anda bu bahanenin tamamı ortadan kalkmış durumda" diye konuştu.

"TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ BUGÜNDEN ŞEKİLLENİYOR"

Türkiye genelinde açılan 160 bin yeni derslik, 78 üniversite, ücretsiz dağıtılan kitaplar, burs, kredi ve eğitim desteklerinin okuma yazma önündeki mazeretleri ortadan kaldırdığını belirten Erdoğan, kız çocuklarına ve özürlülere yönelik desteklerin de bahaneleri ortadan kaldırdığını söyledi. Emine Erdoğan, gelecek adına son derece önemli adımları bugünden attıklarını ifade ederek, "Bugünden Türkiye'nin geleceği şekilleniyor. 8 yıldır devam eden kampanyanın, kursların, okulların, üniversitelerin bundan 10-15 yıl sonra çok daha iyi anlaşılacağını umuyorum. Bugün tohumlar ekiliyor, yarın bu tohumlar filizlenecek, boy atacak ve başağa dönüşecek. Annenin çocuğu, annesinden daha farklı olacak. Bu nesillerin var olduğu, bu nesillerin vazife aldığı bir Türkiye'de eminim ki bugünkünden farklı bir Türkiye olacak. Bir tek kişinin dahi çıkıp, 'Allah onlardan razı olsun' demesi inanın verilen emeklerin, dökülen terlerin boşuna olmadığını bize gösterecek" dedi.

Erdoğan, Türkiye'nin son 30 yıldır can alıcı, can yakıcı bir terör sorunuyla mücadele ettiğini de belirterek, 30 yıldır nice annenin hanesine ateş ve yüreğine kor düştüğünü söyledi. 30 yıldır şehit annelerinin "Bir gün çıkar da gelir mi acaba, sağ salim yuvasına döner mi acaba?" diyerek oğullarını yollarını gözlediklerini anlatan Emine Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bütün bu annelerle birlikte bizimde yüreğimiz sızlamıyor mu? Biz de aynı acıyı, aynı kaygıyı onlarla paylaşıyoruz. Ana yüreğinin ne olduğunu, annelik hassasiyetinin d 743 bin, 65 yaş üstünde ne olduğunu biliyor ve annelerin yavrularından kopmaması için çırpınıyoruz. Ancak şu soruyu da sormak durumundayız, eğer o çocuklara bugünkü gibi okullar, derslikler inşa edilmiş olsaydı bu manzara ortaya çıkar mıydı? O çocuklar için bugünkü gibi yurtlar, pansiyonlar inşa edilmiş olsaydı o çocuklar yönlendirilseydi bu tablo ortaya çıkar mıydı acaba? 78 üniversite son 8 yılda değil de onun öncesinde açılmış olsaydı bugün bizler bu acıyı yaşıyor olur muyduk? Yoksulluk eğitimin önünde bir mazeret olmaktan o zaman çıkarılsaydı, bahaneler ortadan kaldırılsaydı, eğitim bugünkü gibi desteklenseydi 40 bin can acaba bugün yaşıyor olamaz mıydı? Bırakınız gençleri, çocukları eğer kadınlara, annelere el uzatılsaydı, o annelere bir harf öğretilseydi, o annelerin dünyası değişmez miydi? Onlarla birlikte çocuklarının da dünyası değişmez miydi? Bugün atılan bu adımlar, yürüttüğümüz bu kampanyalar 20 yıl önce atılsaydı, hayata geçirilseydi inanın bugün çok farklı bir Türkiye olurdu."

"Çok boyutlu sorunların yüzlerce sebebi olabilir ancak istismar konuları ne kadar azaltılırsa sorunlar da o kadar hafifler" diyen Emine Erdoğan, hiçbir şey için geç olmadığını vurguladı. Erdoğan, 8 yılda çok şeyin değiştiğini ve değişmeye de devam edeceğini ifade ederek, "8 yılda nice hayat kurtuldu ve eminim ki nice can hayata tutunacak. Ben onun için bu eğitim mücadelesinin yavaşlamadan devam ettirilmesini sizlerden rica ediyorum. Şu ana kadar okuma yazma kurslarından faydalanan kursiyer sayısı 868 bin 621'e ulaştı. Bunu ilk planda 1 milyona, ardından 2 milyona ulaşması için özveriyle çalışacağınıza yürekten inanıyorum. Sürecin tam kalbinde yer aldığını için görme imkanınız olmayabilir ancak inanın sizler bugünden Türkiye'nin geleceğine şekil veriyorsunuz" dedi.

Törende konuşmaların ardından başarılı kursiyerlere sertifika ve ödülleri verilirken, okuma yazma kurslarında en başarılı olan illerden Yozgat, Edirne, Rize, Van ve Çanakkale'nin valilerine de plaket ve vazo takdim edildi. Bakan Nimet Çubukçu da Emine Erdoğan'a kursiyerler tarafından yapılan cam bir vazo ve kilim hediye etti
akşam

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.