Ankara'daki mitingde olay

Ankara'daki mitingde olay

DİSK ve KESK tarafından düzenlenen "İşsizliğe, Yoksulluğa ve Zamlara Karşı Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi"nde polis ve göstericiler arasında arbede çıktı.

Miting meydanı girişine kurulan güvenlik arama noktasında üzerini aratmak istemeyen bir grup öğrenci ile polis arasında tartışma yaşandı. Üzerlerini aratmamakta ısrar eden öğrenci grubunun geçişine izin verilmedi. Bu sırada, göstericiler polisin üzerine pankart sopaları ve su şişeleri atmaya başladı.
Miting meydanına giren bir grup öğrencinin de geri dönmesi üzerine olaylar büyüdü. Polis bu sırada, biber gazı kullandı. Çevik kuvvet ekiplerinin cop kullandığı olaylar sırasında çok sayıda gösterici yaralandı.
Ses yayın aracından güvenlik güçlerine ve göstericilere "Sakin olun" ve "Provokasyona gelmeyin" çağrıları yapılmasına karşın olayların önüne geçilemedi.
Polisin kullandığı biber gazından çok sayıda göstericinin yanı sıra mitingde görevli polisler de etkilendi.
Yaralıların bir bölümünün alındığı CHP'ye ait ses yayın aracından acil ambulans çağrısı yapıldı. Olaylar sürerken arama noktasını geçen katılımcılar Sıhhiye Meydanına doğru kaçmak zorunda kaldı. Arama noktasından geçemeyen gruplar da gazdan etkilenmemek için geldikleri yöne doğru kaçmaya başladı. Göstericiler, kaldırım taşlarını sökerek güvenlik güçlerine fırlattı.
Olaylar sırasında arama noktasına konulan kontrol kapıları ile bariyerler de yıkıldı.

OLAYLAR GÜÇLÜKLE YATIŞTIRILDI

Yaklaşık 45 dakika süren arbedenin ardından emniyet yetkilileri arama noktası ve bariyerlerde görevli polisleri sokak arasında çekti.
Bu sırada göstericiler Adliye binası önünde yoğunlaşan emniyet güçlerine kaldırım taşları attı. Polisler de taşları geri atarak karşılık verdi. Tertip komitesinde yer alan görevlilerin uzun uğraşı sonucu polise taş
atan öğrenci grubu miting meydanına yönlendirildi. Çevik kuvvete mensup polisler de miting meydanı çevresinden sokak aralarına alınarak göstericilerle temasları kesildi. Olaylar bu şekilde sona ererken Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz, telsizle "Arkadaşlarımız sakin olsun. Kararlı ve sakin bir şekilde görevimize devam edeceğiz" anonsu yaptı. Olaylar sırasında çok sayıda gösterici ile 6 polis memuru yaralandı. Yaralılar ambulansla çevredeki hastanelere gönderildi.

DİSK GENEL BAŞKANI ÇELEBİ: -"KRİZ TEĞET GEÇMEDİ, TAM DA KALBİMİZE SAPLANDI"

DİSK ve KESK tarafından "Krizin Bedelini Ödemeyeceğiz" temasıyla "İşsizliğe, Yoksulluğa ve Zamlara Karşı Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi" gerçekleştirildi. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Sıhhiye Meydanı'nda yaptığı
konuşmada, artık sözün bittiğini, eylem vakti olduğunu söyledi. Bütün iş yerlerin, meydanların, mahallelerin, pazar yerlerinin, dükkanların, okulların eylem alanı olduğunu ifade eden Çelebi, susmak değil, haykırmak zamanı olduğunu belirtti. Çelebi şöyle konuştu:
"İşçiler ve emekçiler olarak haykırıyoruz; hayır, kriz teğet geçmedi, tam da kalbimize saplandı ama ağlamak, göz yaşı dökmek zamanı değil şimdi. Hele teslim olmak zamanı hiç değil. Tam da direnme zamanı. Aylardan beri kriz konusunda görüşlerimizi, çözüm önerilerimizi her yerde konuştuk anlattık, Başbakanlığa da sunduk Ama heyhat ne dinleyen ne de anlayan çıktı. Bütün dünyada öyle veya böyle çözümler tartışılırken, Türkiye'de yaprak kımıldamıyor. Çözüm diye tartışılanlar ise sadece ve sadece işverenleri, sermayeyi kurtaracak önerilerdir. Emekçilerin alın teri olan İşsizlik Fonu'nu bile sermayeye aktarma niyetinde bunlar. Bu kriz bizim değil, kapitalist sistemin kendi krizidir. O halde bu krizi yaratan sistem ve krize sebep olan finans çevreleri bunun hesabını ödemelidirler."
Üzerlerine düşenlerin bedel ödemek değil, krize sebep olanlara bedel ödetmek olduğunu söyleyen Çelebi, "Buradan IMF'ye, AKP'ye ve sermayeye sesleniyoruz: Sizin yasalarınız, gücünüz dünya çapında örgütleriniz varsa, bizim
de emeğimiz, üretimden gelen gücümüz, insanca yaşanacak bir dünyaya olan inancımız ve sınıf kardeşliğimiz var. Biz mücadeleye hazırız" dedi. Siyasi partilere, emek ve meslek örgütlerine çağrıda bulunan Çelebi, sermayenin saldırılarına karşı bütün illerde, ilçelerde, iş yerlerinde, mahallelerde "emek cephesi" oluşturmayı önerdi. Çelebi, illerde "krize karşı mücadele kürsüleri" oluşturularak haftanın gün ve saatlerinde işten atılanların, iş yerleri kapananların, zamlara karşı sözü olanların buralarda sözlerini söylemelerini sağlamayı teklif etti.
Süleyman Çelebi, "İşten atmalara ve kapanmalarına karşı iş yerlerini terk etmeyelim. Yasal, anayasal haklarımıza sahip çıkalım" çağrısında bulundu.

-KESK GENEL BAŞKANI EVREN-

KESK Genel Başkanı Sami Evren de yoksulluktan sabrı taşanların, pahalılıktan tadı kaçanların, yolsuzluklardan siniri bozulanların, ayrımcılıktan tepesi atanların mitingde bir araya geldiklerini söyledi.
Evren, "Alkışlarımızla, ıslıklarımızla, sloganlarımızla, pankartlarımızla, yüreğimizle buradayız. İktidara meydan okuyoruz" diye konuştu.
12 Eylül askeri müdahalesinin ardından uygulanan ekonomi politikaları yüzünden sürekli kriz yaşandığını savunan Evren, bir krizin yaraları sarılmadan diğerinin yaşandığını ifade etti. Evren, sermaye kesimleriyle, küresel
şirketlerle, IMF ile Dünya Bankası ile dost olmayı başaran iktidarların, kendi yurttaşlarıyla, işçilerle, kamu emekçileriyle, köylülerle dost olmayı başaramadıklarını öne sürdü.
Evren, "Kendi yurttaşlarının kalbini kazanamayan iktidarlar, tarihin karanlığına gömülmeye mahkumdur. Dünküler nasıl gömüldüyse tarihe, bugünküler de gömüleceklerdir" diye konuştu. Hükümetin ekonomiyle ilgili doğruları söylemediğini iddia eden Evren, "Anlaşılan o ki kriz Başbakan'ın çevresine uğramamış. Hamd olsun onların sırça
köşklerinde keyifler yerinde" dedi. Krizin, patronların kasasına para aktarılarak aşılamayacağını dile getiren Evren, krizden çıkışın istihdamın büyütülmesinden, herkesten gücüne göre vergi alınmasından, üretime dayalı ekonomik yapıdan, çalışma yaşamının demokratikleşmesinden geçtiğini söyledi. Evren, "Buradan hükümete sesleniyorum:
Krizde temel öncelik sermayenin değil, emekçi ve yoksul kesimlerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi olmalıdır. Bunun için de derhal IMF ile tüm pazarlıklar iptal edilmeli, işten atmalar yasaklanmalı ve zamlar geri alınmalıdır" görüşünü dile getirdi.
Mitingin hükümete ilk ihtar olduğunu söyleyen Evren, şunları kaydetti: "Emekçi ve yoksul kesimlerin yaşamlarını düzeltecek, ekonomik, sosyal ve siyasal tedbirler alınmazsa kısa zaman içerisinde yeni ve daha büyük eylemler
yapacağız. AK Parti Kızılcahamam'da toplantı yapıyor. Biz de o toplantıya meydan okuyarak buradayız. O toplantıda IMF'nin önlerine koyduğu paketi açacaklar. İçinde şirketleri kurtarmak için hangi vergilerde ne kadar indirim yapılacağı planlanıyor. Biz de asgari ücretten vergi alınmasın diyoruz. Taleplerimizi dikkate alan bir ekonomik ve sosyal programı hayata geçirmezseniz buradaki 10 binlere 10 binler katarak Türkiye'nin tüm sokaklarını size dar ederiz."

-MİTİNGDEN NOTLAR-

Mitinge katılanlar "Krizin faturasını patronlar ödesin", "Yapılan zamlar geri alınsın", "İşçi, memur el ele genel greve", "Hamd olsun direniyoruz", "Genel grev, genel direniş" sloganları atıp, "Ürettik kazandık. İşimizi istiyoruz", "İşten atılmalara, zamlara son", "Hamd olsun isyan olsun", "Şirketleri değil, gezegeni kurtarın", "Enerjiye değil, emekçiye zam", "İşten çıkarmalar durdurulsun" dövizleri taşıdı. Yaklaşık 5 bin polisin görev yaptığı ve polis helikopterlerinin güvenlik uçuşu yaptığı mitinge, CHP, DSP milletvekilleri, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, bazı siyasi partiler, meslek ve sivil toplum örgütleri destek verdi. Kontrol noktasında yaşanan arbede nedeniyle bir kişinin kolu kırıldı, bir
kişi kalp rahatsızlığı geçirdi. Kolu kırılan kişi, kolu pankart sopalarıyla bağlandıktan sonra hastaneye götürüldü.
Mitinge katılan bazı kadınlar, ellerindeki tencere ve tavaları birbirine vurarak zamları protesto ettiler.

Milliyet

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.