Ankara'da MEB Çalışanlarından Promosyon Tepkisi!

Eğitim-Bir-Sen; Çankaya İlçe Mili Eğitim Müdürlüğü ile Yapı Kredi Bankası arasında 15 Mart 2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, 3 yıllığına personel maaş ödemeleri protokolünün revize edilmesini istiyor.

Konu hakkında yapılan basın açıklaması şöyle:

Değerli Basın mensupları,

Eğitim camiasının cefakâr emektarları,

Bugün buraya sendikal varlığımızın gerekçelerinden biri olan “Hakkımızı haykırmak, hakkımızı aramak, hakkımız olanı almak” için bir araya gelmiş bulunuyoruz.

Bildiğiniz üzere Çankaya İlçe Mili Eğitim Müdürlüğü ile Yapı Kredi Bankası arasında, 15 Mart 2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, 3 yıllığına personel maaş ödemeleri protokolü imzalandı.

Protokol kapsamında kişi başı aylık banka promosyon tutarı yaklaşık olarak 265 TL olarak belirlenmiş olup 3 yıllık peşin olarak 9.550 TL ödendi.

Ancak söz konusu protokolün hemen ardından tüm dünyada ortaya çıkan ekonomik göstergelerdeki bozuklukların da etkisiyle ülkemizde de enflasyon, altın, döviz ve faiz oranlarında ciddi artışlar meydana geldi.

Yine yaşanan ekonomik gelişmelere bağlı olarak memur maaş artış oranlarında 2021 yılında imzalanan Toplu Sözleşme maddesine dayanarak;

· İlk 6 ay için %5 + enflasyon farkı + %2,5(Ek Zam) olmak üzere %30,5,

· İkinci 6 ay için ise %7 + enflasyon farkı olmak üzere toplam %41,69,

· Yıllık ise toplam %72,19 artış gerçekleşti.

Yaşanan bu beklenmedik gelişmeler, haklı olarak biz eğitim çalışanlarında Banka Promosyonuyla ilgili olarak enflasyonla artışla orantılı bir revizyon beklentisi oluşturdu.

Nitekim yaşanan olağandışı ekonomik gelişmelerin ardından bazı kurumlar maaş promosyon sözleşmelerini feshederek yeniden ihaleye çıktılar veya protokolü revize etmek suretiyle yüksek miktarda promosyon aldılar.

Eğitim çalışanlarını temsil konumundaki sendika olarak bizler, ilk günden itibaren protokolün bitim tarihine kadar olan dönem için yapılacak hesaplamaya göre eğitim çalışanlarının reel kayıplarının tek seferde topluca personele yatırılması ve önümüzdeki süreçte de enflasyona bağlı olarak maaşlarda ortaya çıkacak artışın dikkate alınarak protokolün revize edilmesi gerektiğini savunduk.

Maaş promosyon tutarlarında gerekli artışın sağlanması amacıyla sürecin başında itibaren ısrarlı bir şekilde promosyon haksızlığını dile getirdik, haksızlığın giderilmesi yönünde mücadele ettik.

Bu kapsamda;

· Promosyonun güncellenmesi, aksi takdirde feshedilmesi için İlçe Milli Eğiti Müdürlüğüne başvurduk.

· İlçe Milli Eğiti Müdürlüğü ile sürecin nasıl ilerlediği konusunda görüşmeler yaptık.

· Yapı Kredi bankasına talebimizi iletti.

· İlçe Milli Eğiti Müdürlüğüne tek taraflı fesih için çağrıda bulunduk.

· Birçok kez gerek idareyle, gerekse bankayla sözlü olarak görüştük. Haklı talebimizi kamuoyuyla ve basınla defaten paylaştık.

Uzun süredir Çankaya'da Banka Promosyon konusunda mücadele ediyoruz. Ancak şu ana kadar haklı talebimiz ve sorunun çözümüne ilişkin yapıcı girişimlerimize rağmen Banka tarafından talebimizin karşılanmasına yönelik olumlu bir adım atılmadı.

Telefonla, yüz yüze ve yazdığımız yazılarla haklı talebimizi ilettiğimiz Banka yetkilileri sesimize kulak vermediler.

Banka yetkililerinin umursamaz tavırlarının ardından, bizim için kaçınılmaz olan bu açıklamayı yapmak ve yeni adımlar atmak durumunda kaldık.

Değerli eğitim emekçileri,

Değerli mesai arkadaşlarım,

Buradan sizlerle şu gerçeği paylaşmak istiyorum.

Biz medeni ölçüler içinde nezaketle iletişim kurmaya çalıştıkça Banka bizim iyi niyetimizi suiistimal etti.

Çoğu zaman şaşkınlıkla karşıladığımız nezaketsiz tavırların Yapı Kedi Bankasının Çayyolu Şubesine özel bir tavır olduğunu zannettik.

Ancak geçtiğimiz günlerde kamuoyunun gündemine düşen bir olay, Yapı Kredi’nin müşterilerine karşı bu umursamaz tavrının bir kurumsal politika olduğunu gösterdi.

Üzülerek şahit olduğumuz Yapı Kredi’nin gayri insani ve hakkaniyetsiz yaklaşımını, geçtiğimiz günlerde maruz kaldığı mobbing nedeniyle intihar etti iddia elden Tahsis Uygulama ve Geliştirme Müdürü Efe Demir’i mesajıyla artık tüm kamuoyu öğrendi.

Ancak öyle anlaşılıyor ki banka yetkilileri insanları mağdur ederek bir yere varılamayacağını Efe Demir’in acı ölümüyle bile anlayabilmiş ve özeleştiri yapmış değiller.

Bakın, Yapı Kredi Bireysel Krediler Tahsis Uygulama ve Geliştirme Müdürü Efe Demir’in intihar öncesi dostlarına attığı mailden hem de yaşadığımız büyük deprem afeti üzerinden bankanın yönetim politikalarını, müşterilerine ve çalışanlarına bakış açısını nasıl anlatıyor:

Depremzedeler için kredi kartı limit artışı, kredi ödemelerinin ertelenmesinin sosyal medyadaki tepkiler ve rakip bankaların uygulamalarının ardından pazar kaybı yaşamamak için yapıldı.

Kredi ötelemelerini önce otomatik ödeme sonra öteleme gibi yapmaya çalıştık günlerce. Ne zaman sosyal medyaya düştük ve başka bankaların daha "müşteri dostu" uygulamalarını gördük; ancak o zaman geri adım atıp tam ötelemeye gittik. İşletme ve ticari kredilerde hala müşterilerin suyunu sıkmaya çalışıyoruz.

Bütün depremzedelerin risk başvurularını reddetmeye başladık. Neden? Çünkü ödeyemezler, neden. Malum finansal bir kuruluşuz önce kendimiz geliyoruz.

Toplumsal sorumluluğunu üst seviyede olarak lanse ettiğimiz bankamızın yukarıdaki aksiyonların hiçbirini depremde zarar görmüş tek bir yurttaş mutlu olsun diye almadı. Hepsi tamamen ticari ve stratejik hamlelerdi.

İnsana ve çalışma arkadaşınıza ÖNEM VERMİYORSUNUZ.

Kral çıplak demenin suç addedildiği bir ülkede, ben en azından kurumum açısından kral çıplak diyorum.

Efe Demir’e Allahtan rahmet diliyor, onun ölümüne sebep olanların ise statüleri uğruna hakkına girdikleri insanlara hesap verecekleri günlerin yakın olmasını temenni ediyoruz.

Değerli basın mensupları,

Değeli arkadaşlar,

Hepinizin tanıklığı ile Yapı Kredi Bankasının yetkililerine seslenmek istiyoruz.

Bizim amacımız üzüm yemektir, bağcıyı dövmek değil.

Yöneticilerinizin tavırlarını ve kurumsal politikalarınızı gözden geçirin.

Kararlı tutumumuzla hakkımız olanı alıncaya kadar mücadelemize devam edeceğimizi aklınızdan çıkarmayın.

Bugünkü basın açıklamamızın sadece bir başlangıç olduğunu, bu mücadelenin dalga dalga yayılarak “Gerçek patronun biz müşteriler olduğu” gerçeğini anlamanızı sağlayıncaya kadar devam edeceğini unutmayın.

Değerli mesai arkadaşlarım,

Şu ana kadar iyi niyetle yaptığımız girişimlerin sonuç vermemesi nedeniyle bugün Yapı Kredi Bankasına karşı müşteri olarak uygulayabileceğimiz yaptırımları kamuoyu ile paylaşmak ve bankanın bu umursamaz tavrını protesto etmek üzere buradayız.

Bu kapsamda sizlerin ve tüm eğitim çalışanlarını desteği ile yaygınlaştırmayı umduğumuz kararlarımız şunlardır:

· Maaş ve ücretlerimizi yattığı gün diğer bankalara aktaracağız,

· Kredi kartlarımızı iptal edeceğiz.

· Otomatik ödeme talimatlarımızı iptal edeceğiz.

· Tüm yatırım ve mevduat hesaplarımızı kapatacağız.

· Yapı Kredi bankasında bulunan BES (Bireysel Emeklilik Sigortası) hesaplarımızı başka bankalara taşıyacağız.

Bütün eğitim çalışanlarından isteğimiz, bize bu haksızlığı reva gören bankaya tepkilerini göstermeleridir.

Bizi, kafasına vurulup ekmeği alınan, hakkını korumaktan aciz bir kitle olduğumuz yanılgısına kapılan hadsizler varsa onlara hadlerini bildirelim.

Değerli mesai arkadaşlarım,

Buradan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerine de bir çağrıda bulunmak istiyoruz.

Geçen hafta yaptığımız başvuruyla tekraren talep ettiğimiz protokolü feshetme çağrımıza kulak verin.

Sizler de eğitim çalışanısınız ve biliyorsunuz ki biz hakkımız olmayan bir şeyi talep etmiyoruz.

Biz, alın terimizle kazandığımız paralarla astronomik kârlar elde eden, fakat enflasyon oranında promosyon artışını bile bizlere çok gören; akıl, izan, hak, hukuk ve vicdandan nasipsiz anlayışla mücadele ediyorken tavrınızı PROTOKOLÜ FESHEDEREK net bir şekilde bizden, yani eğitim çalışanlarından yana koyun.

Protokolü feshedin ki 9 bin eğitim çalışanı sizi alkışlasın.

Değerli mesai arkadaşlarım,

Buradan sizlerin aracığıyla bütün eğitim çalışanlarına sesleniyoruz,

Bütün sendikalara sesleniyoruz.

Her unvan ve sıfata sahip eğitim çalışanına sesleniyoruz.

Eğer biz beraber hareket edersek karşımızda kimse duramaz.

Biz birlik olursak hakkımızı kimse yiyemez.

Biz birbirimize kenetlenirsek, kimse hakkımıza el uzatmaya cesaret edemez.

Gelin eğitim çalışanları olarak bu doyumsuz anlayışa karşı beraber hareket edelim.

Okullarımızda arkadaşlarımızı bankaya karşı yaptırım kararlarımıza uymaya davet edelim.

Biz biliyor ve inanıyoruz ki eğer gerçekten istiyor ve gereğini yapıyorsak, mutlaka kazanacağız.

Bu haklı mücadelemizde yanımızda durduğunuz, bizlerle beraber olduğunuz için teşekkür ediyoruz.