Memur-Sen’e bağlı sendikalardan Toç-Bir-Sen’in 6. Olağan Genel Kurulu Ankara’da gerçekleştirildi. Genel Kurul’da konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Özgürlük varsa rakibimiz yok. Demokratik sistem ve hukuk devleti gerçek anlamda var oldukça, üye sayılarımıza yaklaşmasına ve bizimle yarışmasına imkan yok” şeklinde konuştu.

Toç-Bir-Sen’in Ankara’da gerçekleştirilen 6. Olağan Genel Kurulu’na Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Memur-Sen Onursal Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Esen, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tonbul, Büro Memur-Sen Genel Başkanı Metin Yılancı, Toç-Bir-Sen Genel Başkanı Hüseyin Öztürk, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Mustafa Aksu, Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, Hak-İş Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Toruntay, Toç-Bir-Sen eski Genel Başkanı ve Mersin milletvekili Ali Cumhur Taşkın, Konya Milletvekili Halil Etyemez, Kocaeli Milletvekili Mehmet Akif Yılmaz, Orman Mühendisleri Odası Başkanı Hasan Türkyılmaz ve çok sayıda teşkilat mensubu katıldı.

Konuşmasına “6. Olağan Genel Kurulu; Toç-Bir-Sen’imizin heybetini, Toç-Bir-Sen’lilerin aidiyetini, hizmet kolundaki kamu görevlilerinin Toç-Bir-Sen’li olma niyetini artırsın” diyerek başlayan Yalçın, Helal Gıda konusundaki hassasiyetinden dolayı Toç-Bir-Sen’e teşekkür etti.

Sivil siyasetin hakim olmasıyla, askeri ve bürokratik vesayetin son bulmasıyla, sivil toplum alanının rahatladığını ve Memur-Sen’e bağlı sendikaların rekor üstüne rekorla kırarak tarihe geçtiğini belirten Yalçın, “Özgürlük varsa rakibimiz yok. Demokratik sistem ve hukuk devleti gerçek anlamda var oldukça, üye sayılarımıza yaklaşmasına ve bizimle yarışmasına imkan yok” şeklinde konuştu.

“Ülkemizin tarihiyle sendikalarımızın tarihinin kesiştiği bir süreci yaşıyoruz” diyen Yalçın “Ülkemizin daha fazlası için çalışmaya, daha büyük, daha güçlü ve gerçekten Yeni Türkiye olması için fikirde, fiilde ve hedefte ortaklaşmaya ihtiyaç var” ifadelerini kullandı.

Mayıs ayının kamu görevlileri sendikacılığı için önemini vurgulayan Yalçın, “15 Mayıs, sendikalarımız hasat ayı. Bu sene rakiplerimizle araya açmaya, daha fazla kamu görevlisinin gerçek sendikacılıkla temasını artırmayı sağlamalıyız. Memur-Sen sendikaları her ilde, her ilçede, beldede, işyerinde yetkili sendika unvanını kazanmalı” şeklinde konuştu.

“Sözleşmeli İstihdam Yeni Türkiye’ye Yakışmıyor”

Konuşmasında sözleşmeli memurların sıkıntılarına değinen Yalçın, bu konuda pek çok mağduriyetin yaşandığına dikkat çekerek “Sözleşmeli personel istihdamı da, sözleşmeli personele yaşatılan ailesi ve çocuklarından ayrı aileden ayrı kalma dramı da Yeni Türkiye’ye yakışmıyor” ifadelerini kullandı.

Sözleşmeli personellerin aynı işi yapan kadrolulardan daha düşük maaş almasının ve daha yüksek sosyal güvenlik primi ödemek zorunda kalmasının da Türkiye’ye yakışmadığının altını çizen Yalçın, “Sözleşmeli personel statüsü kaldırılarak bütün kamu görevlilerinin kadrolu olması sağlanmalı, anne- babalar çocuklarının ve eşlerinin yanına yollanmalıdır” dedi. 

Konuyla ilgili geniş katılımlı bir şuranın gerçekleştirileceğini ifade eden Yalçın, 22-23 Şubat tarihleri arasında Memur-Sen’e bağlı 11 sendika tarafından çalıştay Konfederasyon tarafından ise “Kamuda Sözleşmeliliğe Son Şurası”nın gerçekleştirileceğini duyurdu.

“Ek Göstergenin Kapsamı Genişletilmelidir”

Kamuoyunda merak konusu olan ek gösterge beklentilerini yineleyen Yalçın, “Ek Gösterge konusu ve düzenlemesi, bu kadar medyanın gündemine gelene kadar Meclisin gündemine gelseydi, bugün zaman ve enerjimizi daha farklı alanlara harcayabilirdik” dedi.

3600 ek göstergeye ilişkin Cumhurbaşkanı tarafından ortaya konan vaadi hem desteklediklerini hem de yetersiz bulduklarını ifade eden Yalçın, bazı meslek gruplarının hiç olmaması, bazılarının ise sınırlı sayıda olmasını anlamsız ve adaletsiz olarak nitelendirdi.

“Ek gösterge konusunda 3600 kapsamına alınacaklar bir an önce netleşmeli, diğer unvan ve kadrolarda görev yapanlar da ek gösterge düzenlemesine dahil edilmelidir” diyen Yalçın Yardımcı hizmetlerin de ek gösterge hakkından mahrum edilmemesi gerektiğini söyledi.

Yalçın, 3600 ek gösterge konusunda unvan, kadro ve kurum ayırımının ortadan kaldırılıp, lisans, lise ve ön lisans mezunlarının tamamının ek gösterge kapsamına dahil edilmesi gerektiğini söyledi.

“Bütçe İmkanları ve Disiplini Mazeret Olarak Gösterilmesin”

Önümüzdeki Ağustos ayında gerçekleştirilecek Toplu Sözleşme Görüşmelerine de değinen Yalçın, Ağustosun 1’inde de kamu işvereni açısından yeni hükümet sisteminin ilk toplu sözleşmesi olduğunu hatırlatarak “Bizim beklentimiz, bütçe imkanları ve disiplinini mazeret olarak göstermeyen, enflasyon yükselir tasasını masaya yansıtmayan aksine milletin kasasını millete hizmet için ter döken kamu görevlilerine açan ve hakları kadar maaş zammını bordrolara yansıtan bir Kamu İşvereninin masaya değer önem vermesidir” şeklinde konuştu.

Öztürk: Güveni Güce, Alın Terini Kazanıma Dönüştüren Yetkinin Adresiyiz

Toç-Bir-Sen Genel Başkanı Hüseyin Öztürk ise yaptığı konuşmasında “Memur-Sen ve Toç Bir-Sen olarak bizler;

Derdi millet, kendi millet ve kökü kadim medeniyetimize dayanan misyonumuzla; Sendikacılığı ve sendikalaşmayı; çatışma, kavga ve ötekileştirme zemininden çıkararak, bu zemini rekabet, hizmet ve kazanım zeminine dönüştüren öncü bir teşkilatız” ifadelerini kullandı.

“Bizler; Tarım – Orman Hizmet Kolu’na bağlı kurumlarımızda görev yapan, yaklaşık 45 bin üyemizin sahada ve masada temsilcisi olarak, bize yüklenen sorumluluğun bilinciyle; “Güveni Güce, Alın terini Kazanıma Dönüştüren Yetki” nin adresiyiz, Toç Bir-Sen’iz” diyen Öztürk yetkili sendika olarak yeni kazanımlara ve yeni rekorlara imza atacaklarını ifade etti.