Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal, 3 öğretim üyesine aylık 55’er bin lira formasyon maaşının geri alınması için gerekirse icra takibi çıkaracaklarını söyledi.

AÜ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal, dün ataması yapılan rektör yardımcıları Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Mehmet Altunkaya, Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Erol Gürpınar ve İlahiyat Fakültesi’nden Prof. Dr. Ahmet Ögke ile birlikte senato toplantı salonunda basın toplantısı düzenledi. 

8.5 aylık vekalet ettiği rektörlüğe, 12 Temmuz’daki seçimler ve 3 Ağustos’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından asaleten ataması yapılan Prof. Dr. Ünal, seçimde kendisini destekleyen desteklemeyen tüm öğretim üyelerine, YÖK ve Cumhurbaşkanına teşekkür etti.

SAYIŞTAY UYARMIŞ O DÖNEMKİ REKTÖRLÜK DİKKATE ALMAMIŞ 

Toplantıda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Rektör Ünal, AÜ Eğitim Fakültesi’nde formasyon programı kapsamında eski dekan Prof. Dr. Mimar Türkkahraman ile dekan yardımcıları Doç. Dr. Mehmet Erdoğan ve Doç. Dr. Fatma Gök’ün aylık 55’er bin liramaaş aldığı olayla ilgili konuştu. Sayıştay raporlarının rektörlük makamında dikkate alınmadığı yönündeki soruyu yanıtlayan Rektör Ünal, "Bizi o konuda ilk uyaran Sayıştay olmuş. 2015’in 8’inci ayında bu ödemelerin yersiz ve fazla olduğuna dair. Fakat o dikkate alınmamış anladığım kadarıyla. Biz geldikten sonra bir öğretim üyesi dilekçeyle bize başvurdu. Üç öğretim üyesinin fazla miktarda yasal olmayan ödeme aldıklarını bize ihbar etti. Bunun üzerine biz inceleme ve soruşturma başlattık. Normalde almaları gerekenden çok daha fazla miktarda para aldıklarını tespit ettik ve kendilerine bunu geri ödemeleri konusunda rücu ettik" dedi. 

ÖDEMEYENLERE İCRA TAKİBİ

Bir öğretim üyesinin geri ödediğini ama diğer ikisinin henüz ödemediğini dile getiren Prof. Dr. Ünal, "Gerekirse icra takibi çıkaracağız. Şöyle yanıltıcı bir şey olmasın, yani sanki biz öyle bir şey yok da bunun üstüne gidiyoruz, oradaki iki kişi FETÖ’den içeri alındı ondan dolayı gidiyoruz diye bir şey yok. Bu FETÖ olayları başlamadan zaten biz bunun üstüne gitmiştik. Orada öğretmenlik yapmak isteyen kişilerin formasyon alması için bir eğitim veriliyor eğitim fakültemizde. O eğitimi almak isteyen öğrenciler belli bir ücret yatırıyor. Devlet bu ücreti döner sermaye kapsamında değerlendiriyor. Döner sermayeye kim katkıda bulunuyorsa, o gelirin kazanılmasında kimin emeği varsa belli bir miktarını devlet kanunlarla ona dağıtılabileceğini söylemiş, izin vermiş. Tıp Fakültesi’ndeki öğretim üyelerimizin olduğu gibi" diye konuştu. 

KANUNA AYKIRI

Buradaki sorunu anlatan Rektör Prof. Dr. Ünal, "Oradaki arkadaşlar yönetimde olmasına rağmen, biri dekan, ikisi dekan yardımcısı. Hem gündüz hem de mesai dışı faaliyetlerinde katkı payı almışlar. Halbuki döner sermaye kanunu 58’inci maddesinde çok açık yazar bu. Eğer bir kişi yöneticiyse döner sermaye gelirine katkıda bulunsa bile mesai saatleri içerisinde döner sermayeden katkı alamaz. Böyle bir hüküm var çok net. Eğer siz bir hastanede yöneticiyseniz, akşama kadar ameliyat yapsanız bile o mesai saatleri içerisindeyse ondan katkı alamazsınız. Bu arkadaşlar üçü de yönetimde bulunmalarına rağmen hem gündüz faaliyetlerinden hem de akşamki faaliyetlerinden döner sermaye katkısı almış durumdalar. Ve brüt 55 bin liraya kadar çıkan nette 39-40 bin lira civarında olan ödemeler var" dedi. 

YÖNETİCİLER MESAİ SAATLERİNDE DÖNER SERMAYEDEN KATKI ALAMAZLAR

Döner sermayeden mesai saatleri içerisinde aldıklarını yönetici oldukları için iade etmelerini istediklerini belirten Prof. Dr. Ünal, "Yönetici olmasalardı hem mesai saatleri hem mesai saatleri dışında katkı tabi doğal olarak alabilirlerdi. Peki devlet neden yöneticilere mesai saatleri içinde katkı payı alamazsınız diyor? Çünkü yöneticilere zaten ekstradan yöneticilik katkı payı veriyor. Bundan dolayı mesai saatleri içinde yapmaları gereken faaliyet zaten sizin bu döner sermayeden katkı payı almadan devletin size ödediği para nedeniyle yapmanız gereken faaliyetler. Bu arkadaşlarımız 2547 sayı ö maddesinden değil de f ve c’yi kendilerine uygulayarak hem mesai saatleri hem de mesai saatleri dışında para almışlar. Bunun geri iadesini istiyoruz. Yönergeyi yanlış yorumlamışlar" dedi. Prof. Dr. Ünal, aylık 55’er bin liradan toplamda ise bu üç hocanın 200-450 bin TL arasında ücret aldıklarını dile getirdi.

EN BÜYÜK HAYALİ KONGE MERKEZİ

Şeffaf, hesap verebilir, adil ve liyakate dayalı bir yönetim tarzı sergilemek istediklerini belirten Prof. Dr. Ünal, 8.5 aylık süreçte de bunların uygulandığını kaydetti. Akademik ve idari personelin özlük haklarına saygılı bir yönetim sergilemek istediklerini dile getiren Prof. Dr. Ünal, en büyük hedefi, hayalinin kongre ve kültür merkezi olduğunu söyledi. Sadece üniversite değil Antalya’nın da kongre merkezi eksiği olduğunu belirten Prof. Dr. Ünal, "Antalya 11-12 ay bu tür kongre, sempozyumlar, çalıştayların yapıldığı bir şehir ve bu tür faaliyetler ne yazık ki tatil köylerinde ve otellerin bu iş için ayrılan yerlerinde yapılmakta. Üniversite olarak böyle bir girişime öncülük edersek hem kendi faaliyetlerimizi hem de dışarıdan bu amaçla gelen üniversite ve kuruluşların faaliyetlerine öncülük edebiliriz" dedi. 

Rektör Prof. Dr. Ünal, bölgede ciddi bir onkoloji merkezi eksikliği olduğundan da bahsederek, onkoloji merkezini hem bölge hem de yurtdışı hastalara hitap eden bir merkez haline getirmek istediklerini açıkladı. 

YOLSUZLUK SORUŞTURMASINDA 10 TUTUKLU

Üniversitenin daha önceki yönetimi dönemine ilişkin yolsuzluk soruşturması kapsamında ’Üniversiteden 90 kişi alındı’ diye kamuoyuna yanlış bir yansıma olduğunu dile getiren Prof. Dr. Ünal, 90 kişinin 36’sının üniversiteden, diğerlerinin de üniversiteyle işler yapan firmalardan olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Ünal, yolsuzluk soruşturması kapsamında şu an tutuklu sayısının 10 olduğunu ve bu konuyla ilgili henüz iddianame hazırlanmadığı ve o yüzden tutukluluğun devam ettiğini dile getirdi.

87 AKADEMİSYEN GÖZALTINDA

FETÖ/PDY’ye ilişkin üniversitedeki operasyonlar hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Ünal, ilk gün 150 kişi zikredildiğini, ertesi günü ve birkaç gün önce yine operasyonlar olduğunu ve 170 civarında üniversite personelinin bu süreçte gözaltına alındığını söyledi. Dün sabah itibariyle 87 personelin halen gözaltında bulunduğunu belirten Prof. Dr. Ünal, diğerlerinin ilk sorgularının ardından serbest bırakıldıklarını dile getirdi.

FETÖCÜLER LİSTELENİYOR

YÖK’ün üniversitelerden talep ettiği FETÖ’cülerle ilgili talep ettiği listenin de devam eden savcılık soruşturmaları neticesinde tamamlanarak YÖK’e gönderileceğini ve bu konuda titiz bir çalışmanın devam ettirildiğini açıkladı.

129 KİŞİ AÇIĞA ALINDI

Rektör Ünal, tutuklulukla ilgili de savcılık veya emniyetten herhangi bir bilgi paylaşılmadığını, tutuklu iki akademisyenin de bundan önceki süreçte tutuklanan isimler olduğunu ve aynı zamanda FETÖ operasyonu içinde de gözüktüklerini dile getirdi. Rektör Ünal, gözaltına alınanlarla birlikte 129 personelin açığa alındığını duyurdu. 

YANLIŞLIKLA GÖZALTINA ALINANLAR

Üniversitelerden gözaltılarda yanlışlıkla 20 civarında akademisyenin de gözaltına alınması sorusu üzerine Rektör Ünal, "O gün ne yazık ki bu işle, yapıyla uzaktan yakından hiç alakası olmayan bazı hocalarımız ya da personelimiz gözaltına alındı. Biz bununla ilgili belgeleri emniyet ve valiliğimizle paylaştık ve kısa sürede bu durum düzeltildi. Tabi bu tür karmaşa ortamlarında bu tür hatalar olabilir. Önemli olan bunların hızla düzeltilmesi. Keşke olmasaydı ama sonuçta emniyetimizin yaptığı bir çalışmaydı. Onlar da muhtemelen bir takım konularda belki yanlış hareket etmiş olabilirler" dedi. 

HEDEF İLK 10 

URAP denilen Türkiye’deki üniversiteler sıralamasında AÜ’nün 29’uncu olduğunu ve bunun da kötü bir sıralama olduğunu belirten Prof. Dr. Ünal, "Bugün Antalya dediğimizde turizmde, tarımda bir numara ama üniversite dediğimizde ne yazık ki Antalya akla gelen şehirlerden biri değil. En önemli hedefimiz en azından devlet üniversiteleri arasında ilk 10 içinde yer almak" dedi.