ZEYNEL YAMAN

Başbakan Ahmet Davutoğlu, 1 Kasım seçimlerinin bir referandum havasında gerçekleşeceğini söyledi. aHaber-atv canlı ortak yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Davutoğlu, şu mesajları verdi:GÖRÜŞMELER ÜZDÜ: (Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları) Koalisyonu yönetmek kadar, kurmak dahi çok zorluklar barındırıyor. 13 yıldır koalisyon zorluklarını unuttuk. Türkiye'nin belirsizliğe ihtiyacı yok. Koalisyon sürecinde muhataplarımda gördüğüm etik kaygılar, beni üzdü. Sayın Kılıçdaroğlu'yla dört, sayın Bahçeli ile iki kez görüştük. Her ikisi de görüşmeden sonra, şahsi ilişkilerde bile güven sarsacak üslup kullandılar. Ben 'ne biliyorsanız açıklayın' dedim. Bu bir güven sorunu oluşturdu. Beni tanıyanlar bilir; utanacağım, geri alacağım hiç bir şeyi söylemem.

BİRİNCİ OLMAYACAĞI KESİN: (1 Kasım'da) CHP'nin birinci ve üçüncü olmayacağı kesin. MHP'de bir düşme eğilimi var. Ama bunların tek yarışı, HDP ile üçüncülük yarışı. Tek sorunları AK Parti'nin tek başına iktidar olup olmaması.

TEK PARÇALI SİYASET İÇİN: Bir referandum havası var. Tek başına iktidar isteyenler ile parçalı bir siyaset isteyenler arasında bir referandum. Burada tek bir soru var; AK Parti tek başına iktidar olacak mı? 2019 seçimlerini yapıyoruz biz şu anda. Bütün milletimizin bu soruya bir referandum gibi cevap vermesini istiyoruz. Tek başına istikrarlı bir hükümet mi istiyorsunuz, yoksa parçalı bir siyaset mi?

BAHÇELİ KORKUYOR: (MHP lideri) Bahçeli ile görüşmelerimiz esnasında onu iyi bilen biri, adı bende kalsın, "Ben iyi tanırım kendisini sorumluluk almaktan korkar, sorumluluk almaz. Belki başka bir şeyler düşünülebilir" dedi. Ben de sorumluluk almaktan korkan bir Bahçeli gördüm görüşmelerde.

SEÇİM GÜVENLİĞİ: Sandıklar ve seçmenler üzerinde baskı uygulayan bazı odakların bu sefer bu kadar rahat edebilecekleri bir ortam yok. Köylerde, mezralarda, her yerde güvenlik birimlerimize net talimat verilmiştir. Bunlarla ilgili ciddi tedbirler alıyoruz. Ümit ederiz bu sefer bu tür mahalle baskısıyla diyeyim, söz konusu olan oy dağılımları imkansız olacak.

DİLEK DOĞAN OLAYI: Biraz önce dahi İçişleri Bakanımızdan bilgi aldım. Kasıtlı bir tutum yok ama buna rağmen en ince detayına kadar bunun araştırılması talimatı verdim ve bizzat da takip edeceğim. İlgili polis memuru da idari ve adli soruşturmaya muhatap kılındı. Terörle mücadele hukuk devleti kuralları içinde yürüyecek. Herhangi bir yanlış yapılmasına da izin verilmeyecek.

ELEŞTİRİN AMA HAKARET NİYE?: Medyada haberler öyle seçici veriliyor ki cımbızla seçilip söyleniyor. Eleştirin, ama hakaret niye? Bu ülkede kimse kimsenin hasmı değil.

TÜRKİYE DAHA KARTLARINI AÇMADI: (Suriye konusu) Bu bölgede bundan sonra Türkiye'nin karşısında olanlar kaybedecek, yanında olanlar kazanacaklar. Herkes hesabını ona göre yapsın. Daha Türkiye kendi kartlarını tam açmadı. Açtığı zaman bu kartları, tablo farklı şekillenir. Herkesin ayağını denk alması lazım. Bu arada Davutoğlu, CHP Genel Merkezi önünde bir otomobilden 5 el ateş edilmesiyle ilgili soruşturmanın sürdüğünü, sorumluların yakalanacağını söyledi. Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu arayarak "geçmiş olsun" dileklerini ilettiğini de kaydetti.

'ÖZGÜRLÜKLERDEN MİLİM BİLE SAPMA OLMAYACAK'

Başbakan Davutoğlu dün Üsküdar Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde üniversite öğrencileriyle bir araya geldi. Gençlerin sorularını yanıtlayan ve onlara nasihatler veren Davutoğlu'nun sözlerinden satırbaşları şöyle:

Samimiyetle Çözüm Süreci'nin başarısı için çaba sarfettik, çaba sarfetmeye devam edeceğiz. Bir taraftan terörle mücadeleyi sürdüreceğiz, diğer taraftan da demokrasiden, özgürlüklerden bir milim miktarı sapma olmayacak. Bir daha terör odaklarının gençlerimizi aldatıp, kaçırıp, bir çatışma ortamanı götürmesine izin vermeyeceğiz.

Kandırılıp götürülen her gencimiz için gözyaşı döküyorum, onlar bizim gençlerimiz. Herkes istediği siyasi partiyi destekleyebilir. Bu konuda kimseye bir sınır getirilemez.

Bende hiç DAEŞ'i destekleyecek yüz var mı? Sizin anladığınızı onlar anlamıyorlar. Bizim temsil ettiğimiz İslam, DAEŞ'in tam karşıtı ve o İslam DAEŞ'i yok edecek. DAEŞ'le mücadele ederken, İslam dinine herhangi bir itham ve töhmet getirilmemesine de özen gösterilmeli. PKK'ya operasyonlar başlamadan önce, DAEŞ'e başlattık.

Gezi olaylarına katılan öğrencilerle sohbet etmek isterdim. Hiçbirine terörist diye bakmadık. Kesinlikle hiçbir gence potansiyel suçlu diye bakmadım. Farklı düşünmek, özgür düşünmenin de başlangıcı. Gezi olaylarındaki hassasiyet şuydu: Oradaki gençlerin hissiyatlarını belli kesimler istismar etmeye çalıştı. Bize en muhalif olan kim ise, onları dinlemeye hazırız. Önemli olan bütün kesimlerden gençlerin bir araya gelip konuşabilmesi.

'FELAKET BAYKUŞLARI BAŞARIYA ULAŞAMAYACAK'

İstanbul'daki 8 organize sanayi bölgesi (OSB) ile yedi büyük sanayi sitesinden 70 yöneticiyle de bir araya gelen Başbakan Davutoğlu, "Karamsar tablo çizerek Türkiye'de üretim çarkları durmuş gibi felaket tellallığı yapanlar var. Bazıları ister ki; Türkiye yönetim boşluğuna düşsün, kaos çıksın, üretim düşsün ve onlara siyasette manevra alanı açılsın. Felaket baykuşları çıktı. Karanlık havalar, karanlık psikolojileri ülkeye yaymak isteyenler... Bu felaket tellallığı inşallah başarıya ulaşamayacak" dedi.

Sabah